AMACIMIZ

Değerli araştırmacılarımızın, bilim insanlarımızın ve gönül vermiş dostlarımızla gerçek Türk tarihi hakkında çeşitli bilimsel çalışmaları, makaleleri derleyebildiğimiz oranda sizlerle paylaşmak ve bilgi alışverişinde bulunmak.

Bu doğrultuda çağımızın saygın ve büyük bilim insanlarının çalışmaları, bulguları ve ispatları ile batının kendi çıkarları doğrultusunda biz Türklerden gizlendiği gerçek tarihimizi gözler önüne sermek, bunları öğrenmek, araştırmak ve gelecek nesillere doğruları ile bırakmaktır.

Unutmayalım ki; Dünya Medeniyeti Türk ile başladı ve Türk ile bitecektir.

Batı bu yüzden tarihimizi bizden gizlemektedir çünkü tarih ve gerçekler gün ışığına çıktığında;

DÜNYA TARİHİNİN YENİDEN YAZILMASI gerektirdiğini çok iyi bilmektedir.

Her ne kadar kendimizi tarafsız ve yansız olma gayreti içinde olmaya çalışsak ta gerçek bir Türk olduğumuzdan ve bunun gereği kendimizi Türkçü olarak gördüğümüzden önceliğimiz her zaman Türk ve Türk Kanı olacaktır.

Bizim Türkçük bilincimiz asla ümmetçiliği, sentezciliği değil aksine kan bağını, soy bağını daha üstün tutan bir düşünce yapısı ve çerçevesinde olacaktır ve bu doğrultuda sağlam temellere dayatarak ilerlemek arzusundayız.

Biz milliyetçiliği; vatanını, milletini, dilini, kültürünü ve kandaşlarını seven, sayan bir birliktelik içinde görmeyi arzulamak olarak algılıyoruz yoksa asla bir siyasi oluşum içinde değil.

Milliyetçilik son yıllarda hep İslamiyet ve Ümmetçilik ile bağdaştırılmıştır oysa öncelik Türklük şuuru olmalı.

Bize göre, her Türk inandığı, mensubu olduğu inancının, dininin, milliyetçiliğini yapmadığı sürece, inancı ne olursa olsun, Türk kanına sahipse, gerçek manada Türk milletine bağlı ve hizmetindeyse bizim için Türk ve Türkçüdür. Kişi de önce Türk bilinci sonra vicdani din bilinci gelmelidir.

Neredeyse 15 bin yıllık muhteşem bir tarihe sahip Türklerden, öncelikle son beş yüz yıl boyunca Osmanlı Hanedanı tarafından elinden alınan Türk kimliğini büyük önderimiz ve son Başbuğumuz Mustafa Kemal Atatürk iade etmiştir.

Bu yüzden önce Türkçü sonra Atatürkçü ve Turancıyız.

Hedefimiz son Başbuğumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden ve felsefesinden yola devam etmek.

BİZ IRKÇI MIYIZ ?

Biz insanların fizyolojik, genetik, etnik ve inanç özelliklerinden ziyade kişinin hangi atalar topluluğundan geldiğine bakmaktayız. Bunu da bize Irktan ziyade Soy bilinci vermektedir. Dolaysıyla kendimize esas aldığımız unsur Irkçılıktan ziyade Soy ve Soyculuktur (Budunculuk).

Her ne kadar budunculuğumuz ön planda olsa da Türkçülüğün bir gereği olarak toplumların etnik yapılarına bakarak cephe almak Irkçılık olarak algılanacak ise, biz Türkçüler bunu ancak pozitif anlamda ırkçılık olarak kabul etmekteyiz.

Soyumuzdan gelen bir özellik olan sevgi ve saygı, her Türkün genetiğinde vardır ancak bu başka ırkları sevmeyeceğiz dışlayacağız anlamını taşımaz dostumuza dost, düşmanımıza merhametsizce düşman olmak genel yapımızda mevcuttur.

Eğer birileri bizi ırkçılık ile itham edecekse bilmelidir ki bizim ırkçılığımız tamamen pozitif anlayışta olup kendini geliştirmeye, her türlü asimilasyondan, emperyalizmden koruma, tarihimize, kültürümüze, dilimize ve töremize olan sevgi, mutlak bağlılıktır. Yoksa asla bilinen anlamda bir Nazizim – Racizm ırkçılığı değildir.

Bu oluşum içinde tam bağımsız, demokratik ve sosyal hukuk devletinden yana olduğumuzu;

Atatürk ilke ve devrimlerine gönülden bağlı olduğumuzu, ticari kaygıdan uzak, tamamen amatör ruhla hazırlanmış bu yerlikte toplumun mutlaka Türk Gerçek Tarihini tanıması ve araştırması gerekliliğine inanıyoruz.